Küçük kütüphanem:)











Herbirin muhteşem zenginlikte olduğuna inandığım yol arkadaşlarım:

'Mış Gibi' Yaşamlar



Öyle insanlar var ki, düşüncelerinin arkasındaki niyetin farkında değiller; sözü, gözü, eli başka telden çalar. Bu insanların yaşamına 'mış gibi yaşam' diyorum.Çevrenize bir bakın, aklı, düşüncesi çocuğuna yardım etmekle dolu olduğu halde asık yüzlü, kırıcı sözlü, ilgisiz gözlü anne ve babalar; öğretmen olduğunu söyleyen ama hiç kitap okumayan insanlar göreceksiniz.









Mış gibi yaşam, insanların bu anlayışla oluşturduğu ya da işlettiği kurumlar yoluyla tüm topluma yayılıyor: Vatandaşa yardım etmek için oluşan bürokrasi, köstek olmak konusunda uzmanlaşıyor; güven duymamız için oluşturulan kurumlar güvensizliğin kaynağı haline geliyor; adaleti sağlamak için yapılan yasalar adaletsizliğin düzenini sürdürüyor.
Kimimizin körleşip fark etmediği, kimimizin kanıksayıp artık yadırgamadığı mış gibi bir yaşam yaşıyoruz. Sanki kaderimiz olmuş, kuşaktan kuşağa sürüp gidiyor. Yaşıyormuş gibi görünüp de aslında yaşamamak... Ve yaşamadığının farkında bile olmamak...
Ancak, farkında olan, gözlemleyen ve irdeleyen iki kişi var! Doğan Bey ve Arif Bey sizi sohbete davet ediyorlar.
Savaşçı kitabını okumuşsanız Arif Bey'i tanıyorsunuz; okumamışsanız bu kitapta tanışacaksınız. Evet, bu kitapla sizi sohbete davet ediyoruz.
'Mış Gibi' Yaşamlar/ Remzi Katabevi/ 2005

'Keşke'siz Bir Yaşam İçin İletişim



Benim verdiğim seminerlerden birinin adı, 'İletişim ve Etkili Yaşam.' Bu semineri alanların çoğu bana, şu tür şeyler söylediler: "keşke çocuklarım doğmadan önce bu semineri alsaydım"; "keşke boşanmadan önce bu semineri alsaydım".Bir süre sonra bu seminerin içeriğini kitap haline getirdim ve adını da 'Keşke'siz Bir Yaşam İçin İletişim koydum.
Keşkelerimiz çok! "Keşke çocuğumla daha çok zaman geçirseydim!" "Keşke vicdanımın sesini dinleseydim!" "Dilim tutulsaydı da keşke söylemeseydim!" Ne kadar sık duyarsınız 'keşke' sözcüğünü. "Şimdi bildiğimi keşke gençliğimde bilseydim!" diyen kişi, verdiği yanlış kararlardan duyduğu pişmanlığı dile getirir. Haksız mı? Bize verilen şu ömürden başka neyimiz var?
'Keşke'siz bir yaşam için kim olduğunu ve ne istediğini bilmek yetmez; varoluşunu yaşamayı ve paylaşmayı da bilmek gerekir. Bir düşünün: Pişmanlıklarınızın çoğunun insan ilişkilerinden kaynaklandığını görürsünüz.
Bu kitapta, ailede, işyerinde ve toplumda sağlıklı insan ilişkilerine önem veren, 'keşke'siz bir yaşam isteyen insanlar için yazdım; yaşamınızın sonunda, "Keşke kendi hayatımı yaşayabilseydim!" dememeniz için!
'Keşke'siz Bir Yaşam İçin İletişim/ Remzi Kitabevi/ 2002

Savaşçı



Her insanın gönlünün bir yerinde, çok derinlerde bir istek vardır: anlamlı ve coşkulu bir şekilde yaşamak. Bu isteği gerçekleştirmek kolay değildir; önce anlamlı ve coşkulu bir yaşamı hak etmek gerekir. Hak edebilmek için kişin kendi içindeki olumsuzluklarla güçlü bir savaş vermesi gerekir.
Anlamlı ve Coşkulu Bir Yaşam İçin SAVAŞÇI kitabında böyle bir savaştan söz ediyoruz. Söz ediyorum değil, söz ediyoruz; çünkü kitabı Arif Bey'le beraber oluşturduk. Arif Bey kimdir? Arif Bey, bu kitapta benimle konuşan bir sınıf öğretmeni. O beni bulmadı, aslında ben onu buldum. Uzun zamandır öğretmenlere ulaşmak, onlarla bir diyalog başlatmak gereksinmesi duyuyordum. Arif Bey'i böyle bir arayışın sonucunda buldum. Arif Bey'in yüreğinde sıkıntı var. Çabalıyor. Anlamak istiyor, yapmak istiyor. Destek bulamıyor. Ve yalnız!...
Savaşçı/ Remzi Kitabevi/ 1999

İyi Düşün Doğru Karar Ver



Bu kitabımda 'özgün yaşam' kavramını ele alıyorum.Özgün yaşam kişinin kendi seçimleriyle oluşmuş, onun duygu, düşünce ve isteklerini yansıtan bir yaşamdır. Özgün yaşamı olan insan, "kendi yaşamımı yaşıyorum" duygusunu taşır. Özgün yaşamı olmayan insan, "başkalarının benden beklentilerini yaşıyorum" duygusunu taşır.
Bu kitapta, kişinin özgün bir yaşam kurmasının temellerinde yatan süreçleri inceliyorum. Kitabın iki kahramanı Yakup ve Timur arasındaki söyleşi, özgün yaşamın temelinde yatan boyutları aşama aşama sergiliyor. Kendi duygu, düşünce ve inançları ile ahenk içinde yaşamaya çabalayan her insan, yaşadığı çağ ve mekan ne olursa olsun, benzer sorulara cevap bulmaya çalışmıştır. Bu anlamda, Yakup ve Timur'un etkileşimleri insan öyküsünün özünde yatan evrensel dokuları sergilemektedir.
İyi Düşün Doğru Karar Ver/ Remzi Kitabevi/ 1993

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder